Olanlar ölür, ölenler olur imiş…
Olmak için ölmek, Ölmek için olmak gerekmiş…
Gönül eşliğinde olmak,
Derinlere indikçe yükselmekmiş…
DİP’lere Gönül veren kıvılcımlar ve damlalar
Halden hale geçermiş…
Hamdım, Piştim, Yandım hallerinden geçerken de,
Ulaştırılır,
Gönül vermekten asla vazgeçmeyen,
Kıvılcımlar Ateş’e, Damlalar Deniz’e,
Aşk’a Teslim Edilmenin Şahitliğinde,
Dip’lere erişmekte nefesi içeriden Zincirlenir,
Varırken, Deniz Okyanus’a, Ateş Yangın’a…
…
Damlalar ve kıvılcımlar nakış nakış törpülenirken hamlığında,
Tüm rağmenlere rağmen,
Sade’ce An’da Şüphesiz Kalanlar,
Ateş’e ve Su’ya Aşık Olurlar…
Ateş harlanır Yangın’a geçer
Deniz coşar, Okyanus’a erer…
Kıvılcım, Ateş’e dahildir,
Ateş Yangın’a aittir!
Yangın’ın Ateş’i,
Ateş’in kıvılcımları içinde taşıması gibi,
Okyanus Deniz’i, Deniz Damla’ları taşır…
Damla, Ne denizden, ne de Okyanustan ayrıdır!
Damla’da,
Deniz’in de, Okyanusun’da Öz’ünde olan vardır!
Bir’dir!
Hepsinin Öz’ündeki su!
…
Elbette Deniz’e gark olmak, DİP’lere dalmak için,
Önce sahilde ayakkabıları çıkarmak gerekir!
Lakin kimileri,
Çıkarmak istemez aklının ve nefsinin giyindirdiklerini…
Ve Pişmek süreçleri meşakkatli gelir kalplere…
Niceleri korkar düşmekten Gönül kuyusuna!
Kuyunun dibini Karanlık zanneder de!
Oysa,
Düştükçe DİP’lere gönül eşliğinde,
Düşülür bulutların üzerine, Işığın içinde…
Eşiğe kadar gelipte, hiç olur mu dönmek gerisin geriye?
Eşiğin ötesi vardır, derinden hissedene…
Ateş Yangın olur, Deniz Okyanus’a kavuşur!
Lakin Okyanus,
O-lma’ya
K-alp
Y-etersizdir
A-ncak
N-ur’la
U-laşılır
S-evgili’ye!
…
“Ey Ateş’e ve Su’ya Aşık Pervane!
Ateş’e girdin yandın, yanmaya devam ediyorsun da,
Oysa, Aşk:
Yandıkça Sönmek,
Söndükçe Yanmak misali,
Ne Ateş’e ne Su’ya girmeye,
Cesaret etmek demek değildir sadece!
Ne yanmaktan geçilir, Ne de sönmekten…
Hem yanıyorum söndürün dememektir,
Hem söndürmeyin yakın demektir!
Madem Ateş’e girdin,
Şimdi de gir bakalım Su’ya!
…
Hatırla!
“Derinlerdedir, Aranan Mana; Lakin Aşıklar’a,
Dipler’e Erişmekte Nefesi, İçeri’den Zincirlenir.
Olma’ya Kalp Yetersizdir, Ancak Nur’la Ulaşılır; Sevgili’ye!”