Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Pınar KOCAMAN
Köşe Yazarı
Pınar KOCAMAN
 

DERİNLİK DÖRTLEMESİ -4 HUŞU!

Kuyu’da Sessiz ve Sakinlik içinde, Engin Gönüllülük ile, Hakk'a boyun eğen Pervane, Her an Allah'ın Huzurunda olduğunu hissederek, HUzur içinde kendinden geçmiştirde, Karanlık’tan Uzaklaşarak, Yaradan’ına Ulaşırken, Karanlığa yansıyan Işığın Şavkı; O Issızlık’taki Karanlığın içinden çıkmayı hak eden Gönlün üzerine düşer. Ve Işık; Himmet’e Umutlandıran’ın gönül vermesiyle, O Şavk’a Uğurlanır, AŞK İle… … Çünkü; Hakk’a boyun eğenin, Umudu daima canlı olur. Şaşmaz Eminlik içinde, Uğurlanır Işığa, AŞK İle… Ve HUŞU; Tam bir teslimiyet ile Yoğunlaşarak, O’ndan başka hiç bir şeye milim dahi Gözü (Ayn) Şaşmadan, Kaymadan, İç içe geçmiş hallerde, Sadece Öz’ün Öz’üne yönünü dönerek, Her zerre’de O’nu hissetmek halidir. … Lakin Beşer’e, ham hallerden geçerken, Nefs bahçesini ıslah etmek üzere Gönül vermesi elbette meşakkatli gelir. Ve Ancak derinlere dalarak DİP yapan ve KUYU’lara atılmayı göze alan için, IŞIK ile HUŞU içinde uğurlanmak mümkün olur. Çünkü sorulur kalp taşıyana; “Buğday mı verelim, Himmet mi? “ diye… Buğday yeter denirse, kalp olarak kalınır, Tıpkı pil ile çalışan bebekler misali, pili bitene kadar ömür verilir… Ancak Himmet dilenirse, göğsü genişletilir, Gönlü nasip edilir. Ve güneş enerjisi ile çalışan bebekler misali, Güneş’e bağlanır ömrü’de nefesleri de… Ve böylece, Sınırsız Gönül’de Sonsuz Aşk Olmak üzere, Himmet’e Umutlandıran Şavk’a Uğurlanır! Ve Hakk’a Uğurlanırken de Şahid olur Uçarken Enginlerde…
Ekleme Tarihi: 01 Ağustos 2024 - Perşembe

DERİNLİK DÖRTLEMESİ -4 HUŞU!

Kuyu’da Sessiz ve Sakinlik içinde, Engin Gönüllülük ile, Hakk'a boyun eğen Pervane,
Her an Allah'ın Huzurunda olduğunu hissederek,
HUzur içinde kendinden geçmiştirde,
Karanlık’tan Uzaklaşarak, Yaradan’ına Ulaşırken,
Karanlığa yansıyan Işığın Şavkı;
O Issızlık’taki Karanlığın içinden çıkmayı hak eden Gönlün üzerine düşer.
Ve Işık;
Himmet’e Umutlandıran’ın gönül vermesiyle,
O Şavk’a Uğurlanır,
AŞK İle…
Çünkü;
Hakk’a boyun eğenin,
Umudu daima canlı olur.
Şaşmaz Eminlik içinde,
Uğurlanır Işığa, AŞK İle…
Ve HUŞU;
Tam bir teslimiyet ile Yoğunlaşarak,
O’ndan başka hiç bir şeye milim dahi Gözü (Ayn) Şaşmadan, Kaymadan,
İç içe geçmiş hallerde,
Sadece Öz’ün Öz’üne yönünü dönerek,
Her zerre’de O’nu hissetmek halidir.
Lakin Beşer’e, ham hallerden geçerken,
Nefs bahçesini ıslah etmek üzere Gönül vermesi elbette meşakkatli gelir.
Ve Ancak derinlere dalarak DİP yapan ve KUYU’lara atılmayı göze alan için, IŞIK ile HUŞU içinde uğurlanmak mümkün olur.
Çünkü sorulur kalp taşıyana;
“Buğday mı verelim, Himmet mi? “ diye…
Buğday yeter denirse, kalp olarak kalınır,
Tıpkı pil ile çalışan bebekler misali, pili bitene kadar ömür verilir…
Ancak Himmet dilenirse, göğsü genişletilir, Gönlü nasip edilir.
Ve güneş enerjisi ile çalışan bebekler misali, Güneş’e bağlanır ömrü’de nefesleri de…
Ve böylece,
Sınırsız Gönül’de Sonsuz Aşk Olmak üzere,
Himmet’e
Umutlandıran
Şavk’a
Uğurlanır!
Ve
Hakk’a
Uğurlanırken de
Şahid olur
Uçarken Enginlerde…
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirinsesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.