Pınar KOCAMAN
Köşe Yazarı
Pınar KOCAMAN
 

ZAMAN BİRLİK OLMA ZAMANI, ZAMAN DESTEK OLMA ZAMANI!

Zor günlerden geçiliyor elbette… Ancak şimdi sakinlik içinde, durumun ciddiyetini kavrayarak, gerçekten yapılması gerekenleri yapan eden olarak, insan olmanın sorumluluğunu üstlenme zamanı… Burada hassas olunması gereken konu, İyilik yapmaya ve yardımlaşmaya niyet ederken, deyim yerindeyse kaş yapalım derken göz çıkarmamak… Bunun için de sağ duyulu bir şekilde davranmak çok önemli Ve bugünün önceliklerine odaklanan olup, Yarın yapılması gerekenleri de yarın hakkıyla yapan olmak… …                            Canlarını, mallarını, hayatlarını kaybeden onca insan varken tansiyonların yükselmesi de kaçınılmaz oluyor… İşte tam da bu zamanlarda en çok ihtiyaç  olan şey, öncelikle sakinlik ve sabır. Çünkü öfke, panik, korku ve endişeler sağlıklı düşünebilmeyi ve dolayısıyla da yapıcı olumlu adımlar atabilmeyi engelliyor. Söylediklerimizle yaptıklarımızla Çözüm odaklı olmaya gayret edilmeli! Şimdi, bu yıkımların ardından gerçekten yapıcı olabilmek için, her şeyi bir kenara bırakıp, içten samimi bir şekilde insanlık için hizmete Gönül verme zamanı… … Her şeyden önce, İnsan olmanın ne dili vardır, ne dini, ne ırkı, ne de mezhebi… Allah yarattığı her insana ruhundan üflediğine göre; Bu bakış açısı ile bakarsanız, her hangi bir cana yapılan saygısızlık Allah’a yapılmış olmaz mı ? Allah O insanı yaratmaya değer görmüşse, ruhundan üflemeye layık bulmuşsa, O insana göstereceğiniz saygı Allah’a hürmet etmek değil midir? Yani Yaradan dan ötürü yaratılana saygı duymak… Sağcı-solcu, Alevi-Sünni, Türk- Kürt vb ayrımlar ile bölmek doğru mudur tek bir Özden gelmiş olan insanoğlunu? Üstelik din adı altında, nice zulümlere ve kötülüğe alet edilerek, “Dikkat edin şeytan sizi Allah ile aldatmasın” uyarısına rağmen bu tuzaklara düşmemeli insan… Kuran’da “hesap görücü olarak Allah yeter” derken kimin ne haddine olabilir bir başkasının inancını sorgulamak yargılamak? Bugün karanlıklar içinde olan bir canın yarın sizden daha da Aydınlık içinde olmayacağını nereden biliyorsunuz? Size düşen saygıyla, emekle, inanarak, Önce kendi Gönlünüzün ışığını yakmak sonra da diğer Gönülleri Aydınlatmak… İnandığınız değerler uğrunda emek vererek, Gönül vererek, Zulümle mücadele ederek, Haksızlıklar Adaletsizlikler karşısında korkusuzca cesaretle dimdik ayakta durmak başkadır, İnsanları bölerek, kaosa sebep vererek, yargılayarak, mutlak benim dediğim doğrudur diyerek, kavgayla, nefretle baskıyla dayatmayla zulümlere vesile olmak başkadır. Üstelik “Oysa Allah, bozgunculuğu sevmez.” derken… … Bu sebeple, Asıl şimdi;  “Yaşamak görevdir Yangın yerinde, Yaşamak İnsan kalarak…”
Ekleme Tarihi: 13 Şubat 2023 - Pazartesi

ZAMAN BİRLİK OLMA ZAMANI, ZAMAN DESTEK OLMA ZAMANI!

Zor günlerden geçiliyor elbette…

Ancak şimdi sakinlik içinde, durumun ciddiyetini kavrayarak, gerçekten yapılması gerekenleri yapan eden olarak, insan olmanın sorumluluğunu üstlenme zamanı…

Burada hassas olunması gereken konu, İyilik yapmaya ve yardımlaşmaya niyet ederken, deyim yerindeyse kaş yapalım derken göz çıkarmamak…

Bunun için de sağ duyulu bir şekilde davranmak çok önemli

Ve bugünün önceliklerine odaklanan olup, Yarın yapılması gerekenleri de yarın hakkıyla yapan olmak…

…                           

Canlarını, mallarını, hayatlarını kaybeden onca insan varken tansiyonların yükselmesi de kaçınılmaz oluyor…

İşte tam da bu zamanlarda en çok ihtiyaç  olan şey, öncelikle sakinlik ve sabır.

Çünkü öfke, panik, korku ve endişeler sağlıklı düşünebilmeyi ve dolayısıyla da yapıcı olumlu adımlar atabilmeyi engelliyor. Söylediklerimizle yaptıklarımızla Çözüm odaklı olmaya gayret edilmeli!

Şimdi, bu yıkımların ardından gerçekten yapıcı olabilmek için, her şeyi bir kenara bırakıp, içten samimi bir şekilde insanlık için hizmete Gönül verme zamanı…

Her şeyden önce, İnsan olmanın ne dili vardır, ne dini, ne ırkı, ne de mezhebi…

Allah yarattığı her insana ruhundan üflediğine göre;

Bu bakış açısı ile bakarsanız, her hangi bir cana yapılan saygısızlık Allah’a yapılmış olmaz mı ?

Allah O insanı yaratmaya değer görmüşse, ruhundan üflemeye layık bulmuşsa, O insana göstereceğiniz saygı Allah’a hürmet etmek değil midir?

Yani Yaradan dan ötürü yaratılana saygı duymak…

Sağcı-solcu, Alevi-Sünni, Türk- Kürt vb ayrımlar ile bölmek doğru mudur tek bir Özden gelmiş olan insanoğlunu?

Üstelik din adı altında, nice zulümlere ve kötülüğe alet edilerek, “Dikkat edin şeytan sizi Allah ile aldatmasın” uyarısına rağmen bu tuzaklara düşmemeli insan…

Kuran’da “hesap görücü olarak Allah yeter” derken kimin ne haddine olabilir bir başkasının inancını sorgulamak yargılamak?

Bugün karanlıklar içinde olan bir canın yarın sizden daha da Aydınlık içinde olmayacağını nereden biliyorsunuz?

Size düşen saygıyla, emekle, inanarak, Önce kendi Gönlünüzün ışığını yakmak sonra da diğer Gönülleri Aydınlatmak…

İnandığınız değerler uğrunda emek vererek, Gönül vererek, Zulümle mücadele ederek, Haksızlıklar Adaletsizlikler karşısında korkusuzca cesaretle dimdik ayakta durmak başkadır,

İnsanları bölerek, kaosa sebep vererek, yargılayarak, mutlak benim dediğim doğrudur diyerek, kavgayla, nefretle baskıyla dayatmayla zulümlere vesile olmak başkadır.

Üstelik “Oysa Allah, bozgunculuğu sevmez.” derken…

Bu sebeple, Asıl şimdi;

 “Yaşamak görevdir Yangın yerinde,

Yaşamak İnsan kalarak…”

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirinsesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.