Hepimizin malumudur ki, dünyayı yöneten akıl, siyonist -yahudi aklıdır. Evet, üst akıl dediğimiz adamlar; yani siyonistler, 7 milyonluk siyonistler, 7 milyarlık dünyayı yönetiyorlar.
Bizler de yaklaşık 200 yıldır uyuyoruz. Biz uyurken de atı alan Üsküdar’ı geçmiş. Nitekim Osmanlı'yı yıkan akılda siyonis aklıydı. Osmanlı gitti bu topraklarda kavga, gözyaşı, kan hiç bitmedi. Böyle giderse bitmeyecek de...
Değil Ortadoğu’nun; dünyanın siyasi dengesini elinde tutan, devleti aliye Osmanlı da kanunlarını ve gücünü Allah’tan alıyordu.. Osmanlı gitti bölgeye caniler hakim oldu. Meydan maalesef siyonistlere, İngilizlere, Amerikalı barbarlara kaldı.
Tabii ki devleti âliye dünyanın adil jandarmasıydı... Nizamını şeriatten alan bir sistemi vardı. Bu yüzden dünyayı 700 yıl idare etti.
Osmanlı'yı yıkan siyonist akıl bir daha canlanmasın diye, içeriye kendi kurdukları dikta rejimleri, manda yöneticileri başımıza bela etti. Adı Ahmet, Mehmet, Ali, Veli olan bizden gibi gözüküp bize benzeyen, yerli ve milli siyonistler her fırsatta ülkenin başına bela oldu. Bütün İslam ülkelerine abilik yapan Osmanlı gidince kardeşleri de öksüz ve yetim kaldı. Onları himaye edecek hilafeti, dünyayı idare edecek şeriat-ı nizamiye de çoktan raflara kaldırılmıştı artık.
Kaldırılan hilafet İslam dünyasını yetim ve öksüz bıraktı. Dünyayı yöneten emperyal güçler ve siyonist akıl, bununla da kalmayıp bir daha bir güç olup başımıza bela olmasınlar diye İslam dünyasının arasına fitneler soktu. Türklük, kürtlük alevilik, sunilik, mezhep, meşrep, ırk, cinsiyet çatışmalarını körüklediler. Peki, sadece bu mu? Hayır.
Siyonistler 200 yıllık planlar yapıyorlar. Genç kitleleri yönetmek için nice tiyatrolar düzenliyorlar. 100.000'lik beşiklerde yani statlarda gençler hop oturup hop kalkarken yahudi de malı götürüyor.. Tiyatrosu ile sinemasıyla, medyasıyla, sosyal medyası ile fuhuşla, kadınla, kitleleri yönetiyorlar. Savaş çıkartıp silah satıyorlar. Hastalık çıkartıp ilaç satıyorlar. Milleti çırılçıplak soyup fuhuşa teşvik ediyorlar. Tüm bunlara da özgürlük ve demokrasi diyorlar. ... Bu girdaptan kurtulamadıkça, kaybolan manevi değerlerimizi tekrar kazanmadıkça, ümmetin ayağa kalkması imkânsızdır.
Sonra ekonomik krizlerle devletleri yönetiyorlar... Dünyada bütün kazancın arkasında yahudi vardır. Pastanın büyük payı onlara aittir. Biz ise yahudilerin sadece kölesiyiz maalesef... Emekli parası şu kadar, memur şu kadar, çalışan şu kadar gibi iç çatışmalarla boğuşuyoruz... Biz bu krizlerle boğuşurken onlar karanlık masalarda planlarını icra ediyorlar. Ortadoğu’da daeş gibi, pkk, fetö gibi, ypg, ypj, pyd, pejak el kaide gibi, boka haram gibi, kendi üretip kendi beslediği bu örgütlerle İslam dünyasını ve hatta tüm dünyayı kontrol altında tutuyor...
Bakın Afganistan’a, bakın Pakistan’a, bakın Irak'a, bakın Suriye’ye, bakın Mısır’a, bakın Libya’ya, bakın Lübnan’a, bakın Cezayir’e, bakın Fas’a, bakın Kırım’a, bakın Çeçenistan’a, bakın Türkmenistan’a, bakın Kırgızistan’a, bakın Kazakistan’a, bakın Tacikistan’a, bakın Azerbaycan'a, bakın İran’a, zulüm altında inim inim inleyen, Doğu Türkistan'a Arakan'a, Myanmara ve hatta bakın Türkiyemize, neredeyse yarım asırdır pkk belasından kurtulamadık... Hepsinin başı belada.. İçlerinde %100 yerli ve milli olan bir devlet yönetimi var mı? Bir yönetici var mı? Özgürce karar alıp idare edilen, istikbali kendi elinde bir tek İslam devleti var mı? Siyonistler kurdukları dikta rejimlerle ve manda sistemleri ile bütün devletlere sözlerini dinletiyorlar. Söz dinlemeyenleri de iç çatışmalarla, ekonomik krizlerle pazar paylarını kısarak cezalandırıyorlar.
Velhasıl anlayacağınız bütün İslam ülkelerinin başı dertte.. Siyonist yahudi hepsinin başına bir bela sarmış. Kafasını kaldırıp da Filistin’de akan kardeşinin kanını düşünecek hali yok maalesef.! Üzülerek söylemek gerekir ki aziz vatanımızda, nesillerimizi teslim ettiğimiz okulların kitaplarında, hem de devlet eliyle verilen bu kitaplarda, azılı siyonist olan mois kohen(biz onu münis tekinalp, olarak biliyoruz) müfredatı işleniyor! Ne tuhaf değil mi? 400 yıl Avrupa’yı, 650 yıl dünyayı yöneten; yani 4 kıtaya hükmeden asil bir hanedanlığın şerefli bir milletine reva gördükleri müfredata bir bakar mısınız? Kemalistlerin bir şarkısı var ya "10 yılda 15 milyon genç yarattık her yaşta" diye hâşâ hâşâ... Zaten 15 milyon gencin 5 milyonu ottan kafayı yemiş, 5 milyonu poptan kendini yitirmiş, 5 milyonu da toptan sarhoş olmuş. Bu gençlikle mi ayağa kalkacağız.. (Umutsuz değiliz. Yarınlar İslam’ın olacak bunda şüphe yok. Allah şeriat nurunu bir tek Müslüman olmadan da tamamlar buna imanımız sonsuz.) Ne diyor Kur'an: "Öncekilerin başına gelen bela ve musibetler, sizin de başınıza gelmeden Allah’ın cennetine kolayca gireceğinizi mi zannettiniz." Demek oluyor ki bu böyle yatarak olmayacak. Allah zevki sefa içinde bir millete zafer nasip etmez..
Eee!!! Başlarında bu kadar dert olan İslam dünyası, Gazze’deki cayır cayır yanan kardeşlerini, Lübnan’daki kardeşlerini, ‘Ne olur yardım edin ey İslam dünyası!!! Neredesiniz?’ diyen acı feryatlarını nasıl duyabilir ki? Kalplerimizi boşalttılar, maneviyatımızı bizden aldılar, bizi Allah’ın kitabından uzaklaştırdılar, geriye imansız, milli şura sahip olmayan bir nesil kaldı. Tabii ki şimdi de Yahudi’nin vurma zamanı. Onlar İslam âleminin ya da 57 İslam ülkesinin Gazze'ye Lübnan’a yardım etmeyeceğini bildikleri için bugün acımasızca vuruyorlar. Bebek katili bu hainler, her türlü ahlaksızlığı irtikap ediyorlar. Biz ne yapıyoruz? Seyrediyoruz... Milli şuurlarını ve kimlikleri ellerinden alınan nesiller Kudüs’ü de Gazze'yi de dava edinmez. Hal böyle olunca geriye bombalamak kalıyor. Uçaklarla bombalamak en son iş o da çok basit. Manevi şuuru milli şuuru yerinde olan bir milleti değil uçaklarla, en ağır nükleer ve kimyasalla bombalasanız da yine de orayı alamazsınız. Bunu bilen siyonistler sahada güzel çalışıyorlar.
Şimdi başlığımıza gelelim 57 İslam ülkesi var öyle mi? Böyle 57 İslam ülkesi değil; 257 tane İslam ülkesi olsa ne ifade eder.
57 İslam ülkesi bir hamas yapmadı hepimiz gördük... Şehit Seyit Kutbun şu veciz sözüyle bitireyim: "Orduların gücü asker sayısının çokluğu ile değil; o orduların kalplerindeki dirençlik derecesi, göğüslerindeki iman, yoldan sapmaz ayakları kaymaz ve Allah’tan başkasından korkmaz ve sarsılmaz imanları ile ölçülür."
İşte bu ölçüleri yakaladığınız zaman siyonistlerin emelleri sona erecek, kurdukları tezgâhları ve planları suya düşecektir. Dünya siyasetinin gücünü Allah tekrar bize verecek; ama gerçekten Allah’a döndüğümüz vakit..
Allah'ın zaferi, selamı bütün müminlerin üzerine olsun. Filistinli, Lübnanlı, Doğu Türkistan, Arakan, Myanmar ve zulüm altındaki tüm İslam diyarlarını, davalarında muzaffer kılsın. Kâfirlerin karşısında mağlup, mazlumların karşısına mahcup etmesin.
Amin…