Ebilmek fiili ne güzel bir beceri ve hüner ifadesi değil mi? Beceri ve hünerle birlikte kazandığımız ve sahip olduğumuz şeyleri düşünebildik mi hiç? Düşünmeye vaktim yok diyenlerdenseniz, durabilmek eylemi ile birlikte size yardımcı olmayı düşündürebilmeyi niyet ederek, en başa dönelim mi?
Doğduğumuz ilk andan itibaren, becerilerimiz bize neleri elde edebilmemizi sağladı? Yaşamak için nefes aldık. Açlığımız neye ise onunla doyabilmek için, ağladık. Şükür ve memnuniyetimizi gösterebilmek için, gülümsedik. İçimizdeki sıcaklığa denk bir sıcaklık bulabilmek için, sevdik. Kalbimizi ağlatanları uğurlayabilmek için, nefret ettik. Bende varım diye varlığımızı gösterebilmek için, tepki gösterdik ve kızdık. Peki neden sabrettik?
Kâinat denizinde, birlikte yolculuk yaptığımız bu gemide, yanımızda ve yakınımızda olanlarla güzel anılar eşliğinde karaya varıp, evimizin sesini dinleyebilmek için sabrettik. Bu yolculuğun süresi sınırlı, menzilimiz ve amacımız da belli. Bu yolculukta kendi yolunuzda mesafe alabilmek uğruna da kimsenin sabrını ve sınırını zorlamamalı, göğe bakarak yolculuk yapmak isteyenlere dert olmamalı ve ebilmek fiilini sabır kelimesi ile çok fazla buluşturmamalı. Aksi halde varacağınız evde, ses kısık, melodi anlamsız, konfor da olmayacaktır. Kimsenin evindeki melodiyi, karalara boyamaya hakkınız ve hakkımız olmadığı gibi, evinin tınısında bir ahenk yakalamış olanların yaşama ilhamını da söndürmemeli.
Karşınızda evinin her köşesine kendi siluetini gizlemiş olan, bir çerçeve ve çiçek ile kendini özdeşleştiren bir ruh var ise, siz de bir vazo olup sarmaya ya da şekerlik olup tatlı sözleriniz ile onu tatlandırmaya mecbursunuz. Sen, ben, o fark etmez. Bu satırları okuyabilen her kişiye özel hazırlanmış bir soru olarak kabul ediniz lütfen. Düşünün bir bütün hal ile. Sizin evinizin sesi nedir? Evinizdeki tablo ve çerçeveler nereye açılıyor? Gökyüzü kadar sonsuz mavilikte olan hayalleriniz mi çatınız, bulutlar gibi değişken bir manzara mı?
Cevabınız ne olursa olsun şunu bilmelisiniz ki, eviniz sizin göğe açılan hikayeniz, biricik, tek ve eşsiz. Ve bu kadar biricik yaratılmış iken şu alemde, hiç üşenmeden ve usanmadan yazmak için haydi rastgele...