Üstad Akif'in dediği gibi;
"On dört asır evvel, yine bir böyle geceydi,
Kumdan, ayın on dördü, bir öksüz çıkıverdi!
Lâkin o ne hüsrandı ki: Hissetmedi gözler;
Kaç bin senedir, hâlbuki bekleşmedelerdi!
Nerden görecekler? Göremezlerdi tabî’î:
Bir kerre, zuhûr ettiği çöl en sapa yerdi;
Bir kerre de, ma’mûre-i dünyâ, o zamanlar,
Buhranlar içindeydi, bugünden de beterdi.
Sırtlanları geçmişti beşer yırtıcılıkta;
Dişsiz mi bir insan, onu kardeşleri yerdi!
Fevzâ bütün âfâkına sarmıştı zemînin,
Salgındı, bugün Şark’ı yıkan, tefrika derdi."
CAHİLİYE DEVRİ
İnsanlık, zalimlerin zulmü altında, ekonomiyi elinde tutan faiz ve tefeci baronların rahat bir hayat yaşayıp fakirlerin ızdırap çektiği, hukukun üstünlüğü değil de üstünlerin hukukunun cereyan ettiği, zengin fakir sınıflandırmasının, ırk cinsiyet ayrımı yapıldığı, kabile kavgalarının yaşandığı, cinayetlerin alıp başını gittiği, hırsızlığın arsızlığın yolsuzluğun zirve yaptığı, kadınların soyunduğu, fuhşun ve zinanın sıradan hayat tarzı olduğu, kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğü, kadınların pazarlarda mal gibi alınıp satıldığı, kanunların yasaların, güçlünün yanında olduğu, velhasıl siyasal düzenin ve nizamın, beşerin elinde olduğu karanlıklar içerisinde kalmış bir dünyada bocalayıp duruyordu.
Şuanki yaşadığımız hayata ne kadar da benziyor. Demek ki nizam beşeriyetin eline geçtiği zaman insanlık karanlıklar içerisinde kalmaya mahkûm oluyor.
PUTPEREST MÜŞRİKLER
Tabii müşriklerin olmazsa olmazı puttur. Müşrikler putsuz yaşayamazlar. Tanrılarına tazim etmeden uyuyamazlar. Mekkeli putperestler de böyleydi. Lat, menat, uzza adını verdikleri putlara tazim ederler, onların önünde eğilirler onlar adına kurban keserler, onları şefaatçi kabul ederler ve Allah'a yaklaştıracaklarını umarlardı.
Gökte Allah'ı kabul ederler yeryüzüne Allah'ı karıştırmazlardı. Siyasetlerine, hukuklarına kanunlarına yasalarına meclislerine çarşılarına pazarlarına ticaretlerine giyim kuşamlarına, yani sosyal, siyasal, kültürel, ekonomi, askeri hayatlarına Allah'ı karıştırmazlardı.
Zaten buna da şirk denmez mi? Yaratıcı olarak Allah'ı kabul edeceksin yönetici olarak Allah'ı reddedeceksin. İşte Kur'an buna şirk diyor böyle düşünenler de müşrik oluyor. Allah korusun. Allah'a sığınıyoruz, rabbimizi hem gökte hem yerde kabul ediyoruz.
İNSANLIĞIN ÖNDERİ GELİYOR
Allah böylesine karanlığa gömülmüş bir cemiyeti gönderdiği peygamber ve kitapla ihya etmiş onların kalbini imanla doldurmuş, dünyada ve ahirette mutlu olmanın yollarını göstermiş ve onları putperestlikten kurtarıp Allah'tan başkasına kulluk edilmeyeceğini öğretmiştir. Düne kadar birbirine düşman olan kabileler, komşular artık kardeş olmuş, kavgaların yerini, cinayetlerin yerini huzur ve sekinet kaplamış, köleliğe karşı Allah'a kul olmak öğretilmiş, hukuksuzluk yerine şeriat ve adalet gelmiştir.
Rabbimiz Enfal Suresi'nde buyuruyor ki;
"Allah'a, sonra Resulüne itaat edin. Birbirinize çekişmeyin dövüşmeyin. Yoksa gücünüz kuvvetiniz devletiniz elden gider. Dini yaşama konusunda başınıza gelen zorluklara sabredin. Zira Allah böyle sabırlı kullarıyla beraberdir." Kur'an'dan İslam'dan peygamberden uzaklaşan bir millet olarak bugün cahiliye dönemini yaşıyoruz. İnsanlık yine karanlığın ve cehaletin kıskacında can çırpışıyor.
Allah'ın koyduğu nizamdan uzaklaşan milletlerin başına gelecek olan hadise maalesef budur.
Cumartesi günü ihya edeceğimiz Mevlid Kandili’nizi yürekten tebrik ediyor; ulu önder olarak hayatına Hazreti Muhammed'i kabul edip onun yolundan gidenlere selam olsun diyorum.
Hoşça ve dostça kalın…