Gönül havalandın nereye doğru?
Yoksa nazlı yardan geldi mi çağrı?
Aşkın ateşiyle kül ettin bağrı
Uslan behey dinsiz imansız gönül!
Ne söz dinler ne de laftan anlarsın
Daha adın anılmadan çınlarsın
Durduk yere nerden nere ünlersin?
Uslan behey dinsiz imansız gönül!
Eski sevdaları kamuya açar
Gizli sırlarımı yâd ele saçar
Yılmışım elinden kalmışım naçar
Uslan behey dinsiz imansız gönül!
Kara zindan gecelerde beledin
Sürgün ile gurbet ile biledin
Öldürmedin sürünmemi diledin
Uslan behey dinsiz imansız gönül!
Ulaşılmaz yere dikersin gözü
Sakınmadan dile dökersin sözü
Böyle gider isen yakarsın özü
Uslan behey dinsiz imansız gönül!
Sen pirinç umardın bulgurdan oldun
Elek gelir sandın kalburdan oldun
Gitara meylettin tamburdan oldun
Uslan behey dinsiz imansız gönül!