İsrail eski başbakanı, Nobel barış(!) ödüllü politikacı. 1913 yılında Belarus’ta doğdu. Polonya’da Siyonist örgütlerden Betar’a katıldı. Çok geçmeden örgütün lideri oldu. Alman işgali döneminde tutuklandı. Bu tutuklama döneminde ailesini kaybetti. Daha sonra Sovyet yönetiminde Sibirya’ya sürgün edildi. 1942 yılında ise Filistin’e göç etti. Hayatının bu devresinden sonra kendisine Avrupalılar tarafından yapılan zulmü kendisi Müslümanlara yapacak ve karşılığında Nobel barış ödülü alacaktı. Filistin’deki hayatında Irgun isimli Yahudi terör örgütüne katıldı. Buranın lider kadrosuna giren Begin, Müslümanlara, İngiliz Manda yönetimine ve karşı örgüt olan Haganah grubuna savaş açtı. Kudüs’teki King David Otelini bombalayarak 91 kişinin ölümüne sebep olmuştur. İngiliz Manda yönetiminin kellesine ödül koyduğu kişilerden biridir. Bu kişinin yıllar sonra Batı tarafından barışsever olarak anılması ne garip bir çelişkidir. 1948 yılından itibaren aşırı sağcı Herut partisinin liderliğini yaptı. 1977 yılında başbakan olunca Mısır Cumhurbaşkanı Enver Sedat ile barış görüşmelerine başladı. Camp David anlaşmasının yapılıp İsrail devletinin Mısır tarafından tanınmasını sağlayınca Mısır Cumhurbaşkanı Enver Sedat ile birlikte 1978 yılında Nobel barış ödülünü aldılar. Bu barış ödülünden üç yıl sonra Sedat öldürülmüş ama Begin, Müslümanlara yönelik katliam politikasına devam etmiştir. Nobel ödüllü(!) Begin Filistin’de Yahudi kolonilerinin artması için mücadeleye devam etmiştir. Suriye’ye ait olan Golan Tepeleri bu dönemde işgal edildi. Lübnan iç savaşı sırasında bu ülkeyi işgal etti. Sabra ve Şatilla katliamlarının planlayıcısı olmuştur. Bu katliam sırasında Lübnan’da kamplarda bulunan sivil insanlar hunharca katledildi. Olayı gerçekleştiren Ariel Şaron olmasına rağmen katliam ve işgal Begin döneminin işiydi. Begin yaptığı hiçbir şeyin hesabını vermeden 1983 yılında politikayı bıraktı. 1992 yılında ise öldü. İşin garibi hayatının ilk devrinde Batılılar tarafından zulme uğrayan sonraki devrinde ise Müslümanları katleden bir politikacının Batılılar tarafından bir Müslüman lider ile birlikte barış ödülüne layık görülmesidir. Ah! Dünya kimine öylesin kimine böyle. Gelecek yazı: Şeyh Ahmet Yasin...