Açık kaynak, tasarımı herkes tarafından erişilebilir olduğundan herkesin teknolojiyi değiştirmesine ve paylaşmasına olanak tanıyan, merkezi olmayan bir üretim modelidir. Terim, yazılımın belirli ücretsiz dağıtım kriterlerine uygun olduğunu belirtmek için yazılım geliştirme bağlamında ortaya çıkmıştır. Bugün, açık kaynak yol terimi; ücretsiz bilgi alışverişi, hızlı prototip oluşturma ve iş birlikçi geliştirme ilkelerine dayanan daha geniş bir değer kümesini ifade etmektedir.
Herkes yeni fikirlere katkıda bulunabilir ve teknolojiyi organik olarak gelişmesi için daha da iyileştirebilir. Açık kaynak, teknoloji topluluğu tarafından ortaya çıkarılan bir fikirdir. Teknik inovasyonların gelişebilmesi için küresel iş birliğine ihtiyaç duyulur. Örneğin, ABD'deki bir programlama ekibinin bir finansal uygulama için yeni bir açık kaynak teknoloji geliştirdiğini varsayalım. Avustralya'daki bir diğer programlama ekibi teknolojiyi sağlık sektörüne uygun yeni işlevler ekleyerek değiştiriyor. Asya'daki üçüncü bir ekip orijinal teknolojiyi çekirdek bileşen olarak kullanan yeni açık kaynak ürünler geliştiriyor. Bu bilgi paylaşımı ve kolektif inovasyon tüm topluluğa fayda sağlar. Teknolojilerin patentler, telif hakları ve pahalı lisanslar arkasında kilitlenmesi ise ilerlemeyi sınırlandırır. Birçok popüler açık kaynak proje, son birkaç on yılda teknolojinin tüm dünya genelinde hızla gelişmesini sağlamıştır.
Açık Kaynak ve Topluluk İlkeleri vizyonu kullandığımız telefon, bilgisayar veya birçok cihaz için, kaynak kodunun açık olduğu, topluluk lisansına sahip, genelde ücretsiz alternatifler yaratılmaktadır. Bu yazıyı Windows İşletim Sistemi yerine açık kaynak kodlu ve ücretsiz MX Linux kurulu kişisel bilgisayarımda, yaygın kullanımı olan Microsoft Office ile değil, açık kaynak kodlu ve ücretsiz Libre Office kullanarak yazdım.
Cep telefonlarımızda kullandığımız Android işletim sistemi açık kaynak kodlu olmasına rağmen Google firması tarafından içine yüklenen kapalı kodlu servisler ile veri güvenliğinde soru işaretleri yaratan bir yapıya büründürülmüştür. Ayrıca bizi sınırlandırmakta ve alternatiflere erişimimizi kısıtlamaktadır. Android işletim sistemi doğası gereği açık kaynak olduğu için, Google servisleri olmadan alternatif açık kanyak servisler ve programlar ile kullanmamız mümkündür. İşte bu noktada aşılamaz bariyer, kullanım alışkanlığı ve kullanım kolaylığı gibi unsurlar devreye girmektedir. Google servisleri, windows işletim sistemi, youtube, twitter ve instagram kullanmak ile alternatif arayışı içine girip konfor alanımızı terk etmek arasında kalmaktayız.
Merkeziyetsiz internet ögesine özel çalıştığımız için, açık kaynak ve topluluk ilkelerinin bizi merkeziyetsiz internete taşıyacak, veri güvenliği, fikir hürriyeti ve haberleşme unsurlarında kontrolü ele almamızı sağlayabileceği alternatifleri deneyimleyerek, objektif gözlemleri ortaya koymak istedim.
Sonraki yazımda dağıtık ağlar ile ilgili deneyimlerimi paylaşacağım.
Dua ile…