İbrahim SERT
Köşe Yazarı
İbrahim SERT
 

ÖZGÜR YAZILIM VE LİNUX

Açık Kaynak Kodlu yazılım; ortaya konulan yazılımın kaynak kodlarının, inceleme ve değiştirmeye izin verilen yazılımdır. Bunun yanı sıra, bu yazılım üçüncü kişilerce dağıtılabilir, hatta satılabilir demektir. Kaynak kodlarının açık olması, yazılımın incelenmesi, geliştirilmesi, dağıtımı ve çeşitlendirilmesi için bireylerin ve toplulukların önünü açmaktadır. Bu durum, ister işletim sistemi, ister yapay zeka kodlaması isterse de herhangi bir program olsun, denetlenmesinin, güvenilirliğinin ve esnekliğinin artmasını sağlıyor. Özgür yazılım ise kullanıcıya istediği gibi paylaşma, üzerinde çalışma ve ekleme yapma özgürlüğü tanıyan, açık kaynak kodların lisanslanmasıyla mümkün olan lisanstır. Size en uygun yazılımları özgürce kullanmanıza olanak tanınır. Açık kaynak kodlu özgür yazılımların sahibi bir birey veya şirket olabilirken, kaynak kodları açık olduğu ve özgür yazılım lisanlarına sahip olduğu için üretimde kolektif destek, test ve kontrol aşamalarında topluluk destekleri sayesinde düşük maliyetli olabilmektedirler. Bu sayede ücretsiz olabilecekleri gibi ücretli olsalar da ucuz olmaktadırlar. Bazı durumlarda da gönüllü bağış yöntemleri ile gelir politikası yürütüle bilmektedir. Özel mülkiyet yazılımlar ise yazılıma sahip olan şirket veya şahısların kontrolündedir. Kaynak kodları kapalı, incelenemez, kolayca denetlenemez ve güvenilirliği üreticinin insaf ve becerisine kalmıştır. Üretim maliyetleri daha yüksek, test ve kontrol süreçleri daha sancılı ve çoğunlukla daha pahalıdırlar. Özel mülkiyet yazılımlar, ekonomik ve teknolojik tekel yaratmaktadır. Rakiplerini satın alarak, yıldırarak yok etme yöntemini benimserler. Tüketicinin ucuz ve kaliteli ürünlere ulaşamaması, kullanıcı alışkanlıklarının manüpile edilmesi, kişisel verilerin korunmaması hususlarında kötü bir karneleri mevcuttur. Açık kaynak kodlu yazılımların, özgür yazılım olarak isimlendirilmesinin sebebi beleş olmaları değil, tekelleşmiş şirketlerin etki alanlarından kaçıp kurtulabileceğimiz bir alternatif olmalarıdır. Günümüzde her şeyin bilgisayar temelli araçlara dönüştüğü, yazılım dediğimiz fenomenin cepte, ekonomide, otomobilde, haberleşmede ve sağlıkta en önemli unsur haline geldiği ortadadır. Merkeziyetsiz, özgür ve demokratik bir alternatif geliştirmezsek, çeşme başının tutmuş ve tekel haline gelmiş birkaç sermaye gurubunun, hayatımızın her anında ve her yerinde bulunan teknolojik altyapıya hakim olması kaçınılmazdır. Dağ başına çıkıp, elektriksiz, telefonsuz ve iletişimsiz yaşamayı düşünmüyorsak, Açık Kaynak ve Özgür Yazılım felsefesine ihtiyacımız var. Ya kolektif akıl ile üreteceğiz ya da şirketlerin bağımlı kuklaları haline geleceğiz. GNU/Linux tabanlı işletim sistemleri, açık kaynak kodlu ve çoğunlukla özgür yazılımlardır. Genelde ücretsizdir ve yardım almak için bir şirketin profesyonel çözümlerine ihtiyaç duymayacağınız topluluk desteği sunarlar. Bazı şirketler ücretsiz GNU/Linux işletim sistemi geliştirmenin yanında, kurumsallar için profesyonel desteklerini ücretli sunarak daha güvenilir, esnek ve ucuz çözümler üretebilmektedir. Windows ve MacOs işletim sistemlerinin tekeline aldığı piyasada güçlü bir alternatif olarak ortaya çıkan GNU/Linux dağıtımları her gün daha fazla yayılmakta ve tercih edilmektedir. Özellikle bireysel kullanımda, Microsoft Windows işletim sistemlerine muhtaç değiliz. Alışkanlıklarımız dışında kaybedecek bir şeyimiz yok. Biraz merak ve ufak bir cesaret ile GNU/Linux alternatiflerini kullanmaya başladığımız zaman Windows’un hantallığı ve dayatmalarına karşı, eski bilgisayarlarda bile şaşırtıcı şekilde hızlı çalışan, kişiselleştirmede sınır olmayan, günlük ihtiyaçlarımızı kolaylıkla karşılayabileceğimiz bir dünya olduğunu görebiliriz. Esen kalın, özgür olun…
Ekleme Tarihi: 06 Temmuz 2024 - Cumartesi

ÖZGÜR YAZILIM VE LİNUX

Açık Kaynak Kodlu yazılım; ortaya konulan yazılımın kaynak kodlarının, inceleme ve değiştirmeye izin verilen yazılımdır. Bunun yanı sıra, bu yazılım üçüncü kişilerce dağıtılabilir, hatta satılabilir demektir.

Kaynak kodlarının açık olması, yazılımın incelenmesi, geliştirilmesi, dağıtımı ve çeşitlendirilmesi için bireylerin ve toplulukların önünü açmaktadır. Bu durum, ister işletim sistemi, ister yapay zeka kodlaması isterse de herhangi bir program olsun, denetlenmesinin, güvenilirliğinin ve esnekliğinin artmasını sağlıyor.

Özgür yazılım ise kullanıcıya istediği gibi paylaşma, üzerinde çalışma ve ekleme yapma özgürlüğü tanıyan, açık kaynak kodların lisanslanmasıyla mümkün olan lisanstır. Size en uygun yazılımları özgürce kullanmanıza olanak tanınır.

Açık kaynak kodlu özgür yazılımların sahibi bir birey veya şirket olabilirken, kaynak kodları açık olduğu ve özgür yazılım lisanlarına sahip olduğu için üretimde kolektif destek, test ve kontrol aşamalarında topluluk destekleri sayesinde düşük maliyetli olabilmektedirler. Bu sayede ücretsiz olabilecekleri gibi ücretli olsalar da ucuz olmaktadırlar. Bazı durumlarda da gönüllü bağış yöntemleri ile gelir politikası yürütüle bilmektedir.

Özel mülkiyet yazılımlar ise yazılıma sahip olan şirket veya şahısların kontrolündedir. Kaynak kodları kapalı, incelenemez, kolayca denetlenemez ve güvenilirliği üreticinin insaf ve becerisine kalmıştır. Üretim maliyetleri daha yüksek, test ve kontrol süreçleri daha sancılı ve çoğunlukla daha pahalıdırlar.

Özel mülkiyet yazılımlar, ekonomik ve teknolojik tekel yaratmaktadır. Rakiplerini satın alarak, yıldırarak yok etme yöntemini benimserler. Tüketicinin ucuz ve kaliteli ürünlere ulaşamaması, kullanıcı alışkanlıklarının manüpile edilmesi, kişisel verilerin korunmaması hususlarında kötü bir karneleri mevcuttur.

Açık kaynak kodlu yazılımların, özgür yazılım olarak isimlendirilmesinin sebebi beleş olmaları değil, tekelleşmiş şirketlerin etki alanlarından kaçıp kurtulabileceğimiz bir alternatif olmalarıdır.

Günümüzde her şeyin bilgisayar temelli araçlara dönüştüğü, yazılım dediğimiz fenomenin cepte, ekonomide, otomobilde, haberleşmede ve sağlıkta en önemli unsur haline geldiği ortadadır. Merkeziyetsiz, özgür ve demokratik bir alternatif geliştirmezsek, çeşme başının tutmuş ve tekel haline gelmiş birkaç sermaye gurubunun, hayatımızın her anında ve her yerinde bulunan teknolojik altyapıya hakim olması kaçınılmazdır.

Dağ başına çıkıp, elektriksiz, telefonsuz ve iletişimsiz yaşamayı düşünmüyorsak, Açık Kaynak ve Özgür Yazılım felsefesine ihtiyacımız var. Ya kolektif akıl ile üreteceğiz ya da şirketlerin bağımlı kuklaları haline geleceğiz.

GNU/Linux tabanlı işletim sistemleri, açık kaynak kodlu ve çoğunlukla özgür yazılımlardır. Genelde ücretsizdir ve yardım almak için bir şirketin profesyonel çözümlerine ihtiyaç duymayacağınız topluluk desteği sunarlar. Bazı şirketler ücretsiz GNU/Linux işletim sistemi geliştirmenin yanında, kurumsallar için profesyonel desteklerini ücretli sunarak daha güvenilir, esnek ve ucuz çözümler üretebilmektedir. Windows ve MacOs işletim sistemlerinin tekeline aldığı piyasada güçlü bir alternatif olarak ortaya çıkan GNU/Linux dağıtımları her gün daha fazla yayılmakta ve tercih edilmektedir.

Özellikle bireysel kullanımda, Microsoft Windows işletim sistemlerine muhtaç değiliz. Alışkanlıklarımız dışında kaybedecek bir şeyimiz yok. Biraz merak ve ufak bir cesaret ile GNU/Linux alternatiflerini kullanmaya başladığımız zaman Windows’un hantallığı ve dayatmalarına karşı, eski bilgisayarlarda bile şaşırtıcı şekilde hızlı çalışan, kişiselleştirmede sınır olmayan, günlük ihtiyaçlarımızı kolaylıkla karşılayabileceğimiz bir dünya olduğunu görebiliriz.

Esen kalın, özgür olun…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirinsesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.