İnsanlar kimi zaman öfkeli olurlar, kimse zaman neşeli… Aslına bakarsanız, deneyimlenen haller vardır. Her insan için ortaktır bu duygular, coğrafya, dil, yaş, cinsiyet gözetmeksizin… Bir nevi paylaşıma açık olan, ortak enerji alanlarıdır. İnsan içinde bulunduğu idrak seviyesine göre, her seçimiyle, bu ortak alanlardan bir enerji seçer ve O enerjileri kendine çeker. Kimi zaman bir bardak öfke doldurur, kimi zaman bir damla neşe… Neticede insanın sabit durduğu bir hal yoktur. İnsan bulunduğu döneme göre, çoğunlukla öfke havuzundan dolduruyorsa kabını, “bu aralar çok öfkeli oldu” diye tanımlanır. Oysa aynı insan bir başka dönemde yahut bir başkasına göre çok sakin ya da neşeli olarak da tanımlanmış olabilir. Çünkü bu haller insanın kendisi değildir. O An’da aldığı sıfatlardır, dahil olduğu enerji alanlarının birer yansımasıdır. Dolayısıyla, insanların gelip geçtiği haller vardır. İnsan iyi bir gözlemci olduğu zaman, bu iyi hallerin de, kötü hallerin de (dahil olduğu enerjilerin) kendinden başlayarak etrafına dalga dalga nasıl sirayet ettiğinin (yayıldığının) farkına varır. Dolayısıyla, insan, kin nefret öfke kıskançlık vb savaş hallerinden, yani bu negatif enerji alanlarından, kendi alanını korumak, SeLaM(islam, barış huzur esenlik) üzere olmak için emek vermelidir. … Mimar, yazar-gazeteci Aydın Boysan, “Leke Bırakan Gölgeler” adlı kitabında, yaşadığı bir olayı şöyle anlatır . “Bir gün bir taksiye atladım ve havaalanından hareket ettik. Sağ şeritte yol alırken siyah bir araba park ettiği yerden aniden yola, önümüze çıktı. Taksi şoförü sert bir şekilde frene bastı, kaydı ve diğer arabaya çarpmaktan milim farkla kurtuldu. Diğer arabanın sürücüsü camdan başını çıkartıp bağırmaya ve küfretmeye başladı. Taksi şoförü ona gülümsedi ve içten bir şekilde el salladı… Sordum, “Neden bunu yaptınız? Adam neredeyse arabanızı mahvedip ikimizi de hastaneye gönderecekti.” Taksi şoförü bana, şimdi “Çöp Kamyonu Kanunu” dediğim şeyi öğretti. Şoför pek çok insanın çöp kamyonu gibi olduğunu açıkladı. “Her tarafta çöp dolu olarak dolaşıyorlar; kızgınlık, öfke ve hayal kırıklığı dolular. Çöpleri biriktikçe onu bırakacak bir yere ihtiyaç duyuyorlar ve bazen sizin üzerinize bırakabilirler. Kişisel almayın. Sadece gülümseyin. Onlar için iyi şeyler temenni edin ve yolunuza devam edin. Onların çöpünü alıp iş yerinize, evinize veya sokaktaki diğer insanlara dağıtmayın.” … Hani “her insanın bir Eşref saati vardır, bir de eşek saati” denir ya, işte eşek saatine gelmiş insan, nefsine uyarak en onurlu, en şerefli halinden (Eşref-i insandan), aşağıların aşağısına düşmüştür. Siz bu hali kendi üstünüze alırsanız, O çöplerin kendinize, enerji alanınıza, hanenize boşaltılmasına müsade etmiş olursunuz. Oysa insana bu negatif tesirlerden korunması için öğütlerde bulunur Yaradan… Fenalardan, kötü hallerden sakının! (Fenalardan sakınan, Allah’a ortak koşmayanlar için huzur yakınlaştırılır.) (Şuarâ Suresi-90) Daima sözün en güzelini söyleyin! (“Kullarıma söyle: Sözün en güzeli neyse onu söylesinler. Kesinlikle şeytân aralarına girer ve kavga için dürtükler.” )(İsrâ Suresi 53. Ayet) Ya hayr söyleyin ya da sükut edin! (“Tüm varlıktan Hakk’tır yansıyan şuurunda olup, kulluğunu anlayanlar, yeryüzünde tevazulu bir hâlde yürürler ve cahillikte olanlar onlara seslendikleri zaman, (incitmeksizin)selametle kalın, derler.”)(Furkan Sûresi, 63. Ayet) İnsanların çöplerini sizin üzerinize boşaltmasını istemiyorsanız, kötülüğe dahil olmayın, o çöpleri kişisel algılamayın. Gülümseyin ve iyi temennilerde, güzel dileklerde bulunun… Nefsine hakim olması ve Aklını ıslah etmesi için… Nefeslerinizi çöp kokusu İle kokutmayın. Çünkü her nefes, son nefes olma ihtimalini taşır…