Merhaba sevgili dostlar, kıymetli okurlar. Düşüncelerimi paylaşmak istiyorum yine sizlerle… Aslında o kadar çok ki yazılacak, anlatılacak, düzeltilecek yanlışımız var ki… Malumunuz, dünya yine büyük bir imtihandan, insanlık yine büyük bir zorluktan geçiyor. Herkes kabul eder ki, hayatı kadınlar güzelleştirir. Kadın nerede varsa orası mutlaka ama mutlaka güzelleşir. Değişir, gelişir. Bunu kimse inkar edemez. Aklı selim insanlar olarak, toplumsal ve dini açılardan da insan olarak bunu yaratıldığımızdan beri görüp, yaşıyoruz. Erkekler kötüdür demiyorum yanlış anlaşılmasın, ne güzel insan olan erkekler de var dünyada. Hiçbir kimseye fiske dahi vurmamış, vurmaya çalışmamış erkekler var. Bununla birlikte yaşadığı çevrede, ailesinde, mahallesinde, köyünde, ilçesinde, ilinde hep vurdulu kırdılı bir hayat gören, bunu öğrenen, bununla büyüyüp yetişenler de var. Silah ve şiddet araç gereçlerini bu kadar kolaylıkla, hatta internet alışverişleriyle yaptığımız bu “teknoloji çağında” sonucun ne olmasını bekliyoruz ki biz gerçekten. Soruyorum sizlere de? Televizyonu açtığınızda kadının bir eşya gibi, bir cinsellik objesi gibi gösterilmediği kaç dizi, film, reklam ya da başka bir program var ki? Kıyafet reklamlarında dahi kadını başka türlü göstermiyorlar mı..? Yok efendim kapalı, tesettürlü olan kadınların bulunduğu reklamlar da var, yapılan programlar da var. Erkeğin içinde kötülük varsa biz kadınlar ne yapalım...? Aman ne güzel ne güzel… İrtica falan hortlamaz, yok öyle de ayrıca bir şey… Ne dünya öyle bir dünya artık, ne de insanlar o insanlar… Yüzyıllardır medeniyeti ilerleterek bu duruma geldik. Konuşa konuşa, anlaşa anlaşa anlaştık… Silah, patlayıcı madde, delici kesici malzemeler cayır cayır satılıp alınabiliyor, ama biz şiddete karşıyız! Küçücük erkek çocuklara “hadi oğlu amcana pipini göster” diye büyütüyoruz, sonra o çocuktan kadına saygı bekliyoruz! “O erkek çocuktur, sokaktan, oyundan geç saate kadar gelmese bir şe denilmez, bir kız çocuğu üç beş dakika geç kalsa, yemediği laf ve dayak kalmaz! Etmeyin ağalar beyler, etmeyin analar bacılar…Bu dünya yanlışa gidiyor, bu yanlışa da biz götürüyoruz, başkası değil..! Elbette doğru ile yanlışın mücadelesi devam edecek, bitmeyecek ki bu sonsuza kadar. Biz bunun farkında olalım yeter. Doğruları, güzel olan, iyi olan ne varsa artırmayı bilelim yeter. Yapılan bazı şeyleri masumlaştıramayız. Beyaz beyazdır, siyah da siyahtır. Çocuk erkek de olsa kız da olsa, eşit muamele ve haklara sahip yetişmelidir. Herkes böyle yaparsa, eşitliğe dikkat ederek büyütürse yeni nesillerimizi işte o zaman şiddet en aza iner, cinayetler en aza iner, kadına kıza yapılan zulüm ve terbiyesizlikler en aza iner. Yoksa maazallah, bu dünyanın çıkmış çivisi tekrar yerine de giremez… Bizler alemlere rahmet olarak gönderilen bir peygamberin ümmetiyiz! Bunu da unutmayalım… Bir MŞSS sözü: “Bir sevgidir merhamet, kalpten gelir kalbe gider…” Ha bir de unutmadan, “Sevelim, sevilelim dünya kimseye kalmaz.” Saygı ve selamlarımla…