Rüştü Ergen’in notları ve Seydişehir Hilâl-i Ahmer Cemiyeti
Seydişehir Kuvayı Milliyecileri’nden Öğretmen Hasan Rüştü Ergen Bey’in el yazısı ile yazmış olduğu not defterine yakın geçmişte ulaşıldı. İncelenen defterde İstiklal Harbi yıllarında Seydişehir’de Hilâl-i Ahmer Cemiyeti’nin kurulduğu ve cemiyette Seydişehirli bayanların da faal olarak görev aldığı ortaya çıktı.
Konuyla ilgili olarak Tarihçi Ercan Arslan çok önemli açıklamalarda bulundu: “Öğretmen Hasan Rüştü Ergen Bey (1900-1968) İstiklal Harbi yıllarında Seydişehir Müdafaayı Hukuk cemiyeti yöneticilerinden. Seydişehir’deki Kuvayı Milliye’nin en etkin isimlerinden. Yakın geçmişte ulaştığımız, bizzat kendisinin kaleme almış olduğu not defterinden öğrendiğimize göre kentimizde kurulan cemiyetlerden biri de Seydişehir Hilal-i Ahmer (Kızılay) cemiyeti idi. Seydişehir Hilal-i Ahmer Cemiyetinin kuruluşu ile ilgili olarak defterde “Harb çukurlarında istihkamlarda kahramane çarpışan arslan askerlerimiz yaralandığı zaman müşfik bir valide gibi kucaklayarak uyandırmaya çalışan, her defasında imdadına yetişen, bir askere gönderdikleri, pederlerinden ağabeylerinden senelerce haber alamayan biçarelere bir mektupla vefat veya sıhhat haberlerini veren mukaddes Hilâl-i Ahmer Cemiyeti’nin her mahalde teşkilini gazetelerde okumuştuk. Kazamızda teşkilini dört göz ile beklerken 15/1/37 (15 Ocak 1921 ) Pazar günü Kaymakam namzedi Sabri Bey Efendi’nin hamiyeti sayesinde, Miralay Şükrü Bey, Müddei Umumi Abdullah Efendi ve eşraftan isimler yapılan toplantıda hazır bulunmuşlardı. Kaymakam Beyin tebliğ ve himayeleri ile mukaddes cemiyetin talimatnameleri okundu. İçtimada bulunan hamiyetperver ahaliden azalığa kaydedilerek oylama ile cemiyetin yönetim kurulu oluşturulmuştu” ifadeleri dikkat çekici. 15 Ocak 1921 de kurulan Hilâl-i Ahmer Cemiyeti’nin Seydişehir şubesi Eşraftan Nafiz Bey’in başkanlığında, Adil Bey, Said Bey, Mehmet Ali Efendi, Müftü Efendi, Reşad Efendi, Hasan Efendi, Remzi Efendi, Rüştü Efendi ve Muhyiddin Efendi’nin üyelikleri ile oluşturulmuştu. Kaymakam Bey ve Nafiz Bey’in teşekkür konuşmaları ile hemen çalışmaya başlanmıştı. Azalardan belirli aralıklarla aidat adı altında para toplanmaktaydı. Seydişehir’deki bu Cemiyet teşkili ile ilgili olarak Konya’daki Milli Mücadele taraftarı Öğüt Gazetesi Matbaası’na da 25 Ocak 1921’de bir yazı yazılmıştı.
SEYDİŞEHİRLİ HANIMLAR CEMİYETTE AKTİF OLARAK GÖREV ALDILAR!
Seydişehir Hilal-i Ahmer (Kızılay) cemiyeti I.İnönü Muharebesinin (6-11Ocak 1921) zaferle sonuçlanmasından dört gün sonra kurulmuştu. Düzenli ordumuzun Batı Cephesinde kazandığı ilk zafer olan 1.İnönü Zaferi sonunda içeride ve dışarıda önemli gelişmeler yaşanmıştı. İşte böylesine zorlu bir süreçte Seydişehirli hanımlar da Hilâl-i Ahmer Cemiyetinde aktif olarak yer almışlardı. Rüştü Ergen “Hilal-i Ahmer Cemiyetine ufak bir hizmet olmak için Hanımlarımıza yaptırdığım iş” başlığı altında özetle “Peygamberimiz efendimiz hazretlerinin zaman-ı saadetlerinde validelerimiz gazalarında askerlerin arkalarında bulunurlar askerlerimiz din uğrunda kahramanca çarpışıyorlarken validelerimiz de onların yaralarını sarıyorlardı. Pek şiddetli bir Harp karşısında olduğumuz bu günlerde Padişahımız efendimiz hazretlerinin ve padişahlarımızın bir kısmının mezarlarının bulunduğu sevimli İstanbul’umuzu padişahımızla beraber almak. Güzel İzmir’imizi Yunan işgalinden kurtarmak, milletimizin İstiklalini muhafaza etmek için elimizden geleni yapmalı, muavenet içinde olmalıyız. Askerlerimiz için yeni çorap, fanila, gömlek, don gibi melbusattan bir takımı hazırlayarak gelecek hafta bugün hazır edip inşallah Vilayetimiz olan Konya Hilal-i Ahmer Cemiyetine ulaştıralım. Ufak bir hizmette bulunan kazamız hanım efendileri hem diğer kazalara örnek olsun hem de Kazamız hanım efendilerinin hissiyatı vatan perveranelerini gösterelim” ifadelerine yer vermiştir. Askerlerimiz için Seydişehirli hanımlardan hazırlamaları istenilen giysi takımlarının hazırlanarak Konya Hilal-i Ahmer Cemiyeti aracılığıyla Batı Cephesindeki ordumuza ulaştırıldığını görüyoruz.
Tarihçi Arslan devam ederek “İstiklal Harbi Yıllarında Seydişehir’in rolü henüz bütün yönleriyle ortaya konulmuş değildir. Öğretmen Rüştü Ergen Bey aynı zamanda Anadolu Ajansının o tarihteki Seydişehir temsilcisi idi. Yazmış olduğu notları bu konuda bizlere önemli veriler sunmaktadır. Kızılay’ın Seydişehir şubesinin 15 Ocak 1921 tarihinde kurulduğunu, Seydişehirli bayanların da cemiyette aktif olarak yer aldığını görüyoruz. O dönemde bu cemiyet faaliyetlerini Konya Hilal-i Ahmer Cemiyeti çatısı altında yürütüyordu. Konya’da yaralı asker ve subaylarımız için açılan Hastahane (Nekahathane) ve Dispanser çok önemli görevler icra etmişti. Burada Frengi, sıtma ve göz hastalıkları vakalarına bakılarak bu hastalıklarla mücadele edilmişti. Hastanelerin battaniye, çarşaf ihtiyacı da bölge bayanları aracılığıyla toplanarak Hilal-i Ahmer Konya Kadınlar Şubesi’ne ulaştırılıyor idi. Diğer yandan Büyük Taarruza kadar Konya havalisinden toplanan önemli miktarda yardım ordumuza ulaştırılmıştı. Büyük Taarruz hazırlıklarının çok yoğun bir şekilde devam ettiği günlerde Mustafa Kemal Paşa 1-4 Nisan 1922 tarihleri arasında Konya'ya gelmişti. Hilâl-i Ahmer Cemiyeti Konya Hanımlar Merkezi'ni de ziyaret etmiş ve Konya havalisinde yapılan faaliyetlerden övgüyle bahsetmişti. Vatan Müdafaasında Seydişehirlilerin kadını-erkeği önemli bir dayanışma örneği göstermiştir. Defterde II.İnönü Muharebesi ve Batı Cephesinde Yunanlılarla yapılan çarpışmaların detaylarına da değinilmektedir. Defteri bizimle paylaşan Rüştü Ergen’in kızı Saniye Hanım’ın oğulları Tolga ve Kaan Çiçek Beyler’e teşekkürlerimi ifade ediyorum. Bu tarz belgeler Seydişehir’in yakın geçmişine ışık tutan birinci elden kaynaklardandır. Kentimizde kişisel arşivlerde yer alma ihtimali olan benzer belgelere de ulaşma umudumuzu canlı tutuyoruz” dedi.