Konuk; ‘Daha yapacağımız çok iş var’

Konuşmasında ülke tarımını 45 yıllık bir perspektifte istatiski verilerle değerlendiren TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Recep Konuk, tarım sektörünün seyrini görmek için uzun yılları kapsayan verilere bakmak gerektiğini söyledi. Tarım sektöründe uygulanan politika ve alınan kararların sonuçlarının hemen netice vermediğini söyleyen Konuk, yapılan doğru işlerinde yanlış işlerin de sektördeki üretim rakamlarına yansımasının zamanla görüldüğünü vurguladı. “Tarımsal üretimde ve hayvancılıkta bugünden yarına karar verip, yarın üretimi kısamaz veya üretimi arttıramazsınız” diyen Başkan Konuk, gıda, tarım ve hayvancılığın sürdürülebilir üretim, gıda güvenliği ve güvenilir gıda ekseninde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Gıda, tarım ve hayvancılığı üç ana eksende değerlendirmek gerekir. Bunlar sürdürebilir üretim, gıda güvenliği ve güvenilir gıdadır. Bu üç ana başlıkta yapılacak değerlendirmelerde seyrin yönünü görebilmek için, geniş bir zaman dilimine bakmamız lazım. Tarım sektöründe kısa aralıklarla yapılan kıyaslamalar, sektördeki gidişatı doğru göstermez. Çünkü bugünden yarına karar verip, yarın üretimi kısamazsınız, ihtiyaç olan üretimi de arttıramazsınız. Tarım sektöründe, 1970 ile 2000’li yıllar arasındaki, 10’ar yıllık periyotların hiçbirinde reel tarımsal büyüme hızı, nüfus artış hızının üstüne çıkamamış ve her 10 yıllık dilimlerde nüfus artış hızının yaklaşık yüzde 0,77 altında kalmıştır. Ancak, son 10 yıllık dekatta, tarımsal büyüme hızı nüfus artış hızının yüzde 0.37 üstüne çıkmıştır” dedi.

 

“SON 13 YILDA BÜYÜKBAŞ VE KÜÇÜKBAŞ SAYISI ARTTI”

Türkiye’de hayvan sayısının AK Parti Hükümeti dönemine kadar her yıl düştüğünü belirten Konuk,”1980 yılında Türkiye’nin büyükbaş sayısı 16 Milyon 925 Bindir. 90’da bu rakam 11 Milyon 748 Bin, 2000 yılında 10 Milyon 907 bindir.AK Parti iktidara geldiğinde Türkiye’nin sahip olduğu büyükbaş sayısı 9 Milyon 925 Bindir. Aynı seyir küçükbaş için de geçerlidir. 1980’de 67 Milyon 673 bin olan küçükbaş sayımız AK Parti iktidara geldiğinde 32 Milyonu bile bulmuyordu. 2015 yılı itibarıyla büyükbaş sayımız 14 Milyon 128 Bine, küçükbaş sayımız 42 milyona dayandı. 2002’de Türkiye 8,5 Milyon Ton süt üretebiliyordu, 2015’te 18 Milyon 655 Bin Ton süt üretti. 35 yıllık seyir içinde değerlendirdiğimizde bu rakamların ifade ettiği mana açıktır. Türkiye 20-25 yılda kaybettiğini son 12-13 yılda geri koymaya, üretme alışkanlığını yeniden kazanmaya başlamıştır” şeklinde konuştu. Tarımsal üretimin her kalemde arttığını belirten Konuk, sözlerine şöyle devam etti. “2002 yılında 145 Bin ton tohum üretimi, 896 Bin tona, 19.5 Milyon ton buğday,  22.6 Milyon tona, 2.1 Milyon ton mısır, 6.4 Milyon tona, 850 Bin ton ayçiçeği, 1 Milyon 680 Bin tona, 95 Bin ton muz, 270 Bin tona,35 Bin ton antep fıstığı, 144 Bin tona yükselirken, tarla bitkileri, meyve ve sebze üretiminde de ciddi artışlar sağlanmıştır. Bu pozitif değişim sürdürülebilir üretim konusunda yapılan onlarca doğru işin sonucudur. Ayrıca, güvenilir gıda konusunda da cesur adımlar attık. Alo Gıda Hattının açılması, sağlıksız, taklit ve tağşiş yapan gıda firmalarının kamuoyuna ifşası,2002’de 39 Binle sınırlı denetim sayısının, 734 Bine çıkması, AK Parti hükümetlerinin tüketici sağlığını koruma konusundaki kararlılık göstergeleridir. “

 

“SEKTÖRÜN KANAYAN YARASINA DERMAN OLDUK, YAPILACAKLARA ODAKLANDIK”

Ak Parti Hükümeti iktidara geldiğinde desteklemelerin neredeyse %80’e varan kısmının ürün ve üretimden uzak, varlığı ödüllendiren destekler olduğunu söyleyen Konuk, “1961’den 2002’ye kadar ancak 450 bin hektarlık arazi toplulaştırılmıştı.2003’ten 2016’ya kadar 13 yılda toplulaştırılan arazi miktarı 4 Milyon 600 Bin hektara ulaşmıştır. Yani 41 yılda alınan mesafenin 10 katından fazlasını biz 13 yıla sığdırarak, sözde değil, özde toplulaştırma yaptık. Tarım arazilerinin miras yoluyla bölünmesinin önüne geçen yasayı çıkartarak da sektörün kanayan yarasına derman olduk. Daha yapılacaklar var mı? Elbette var.Bu toprakların büyük bir potansiyelinin olduğunu hepimiz biliyoruz. Dünyanın en kabiliyetli ve en nitelikli çiftçisi ile üreteni ve üretimi mübarek sayan siyasi anlayış iş başındadır. Hükümetimizin, tarım sektörünün önüne koyduğu dünyanın en büyük beş tarım ekonomisinden biri olma hedefine hız katacağına dair kanaatimi belirterek, 2016 yılı bütçesinin hayırlı olmasını temenni ediyorum” dedi.