Suğla Ovası çiftçisi bugünlerde adeta isyanlarda; çiftçiler “Yazın susuzluktan, kışın da su baskınlarından bıktık.”dedi.

CHP Seydişehir İlçe Başkanı Orhan Özel yaşanan su ve sel baskınları ile ilgili bir değerlendirmede bulundu.

Başkan Özel şu ifadelere yer verdi:

“Sevgili Seydişehir halkı; Çiftçilikle uğraşmayan veya Suğla arazisinde tarlası olmayanların büyün çoğunluğunun konu hakkında bilgisi olmadığını tahmin ederek, konunun ne olduğunu ve ne yapılması gerektiği konusunda kamuoyunu bilgilendirmeye çalışacağım. Çünkü bu mesele çiftçimize ve milletimize ciddi zararlar vermektedir. Şöyle ki;

Suğla gölü Bir yapay su depolama alanıdır. Maalesef yapılış gayesi de Çumra havzasının sulanmasıdır. Kışın bölgede oluşan milyonlarca m3 su bu gölde depolanır. Bahar ve yazla birlikte de, Saray boğazı(Yalıhüyük) regülatöründen,  Çumra’daki Apa barajına aktarılır ve o bölgenin sulamasında kullanılır. Yine maalesef Şehrimizin en kıymetli topraklarında kurulan bu gölün, kendi topraklarımızın sulanmasına zerre kadar katkısı yoktur. Bu su Çumra ovasına akarken, Türkiye’mizin en verimli topraklarından olan Suğla ovasındaki Üç Karaviran, Akkise, Yalıhüyük, Kumluca, Çatma kaya, Susuz ve Göl yüzü gibi kendi topraklarımız, yazın susuzluktan kurumaktadır.

EKİLİ ALANIN ÖLMESİ MUHTEMEL HALE GELMİŞTİR

Bu ağır sulama sorunu yaşanırken, kışın oluşan su baskını sorunu ise çiftçimize çok daha ağır bir dert olarak dönmektedir. Şöyle ki Suğla gölü; suğla ovasının tam orta yerine kurulmuş ve suyun depolanabilmesi için yüksek set ile çevrilmiştir. Bu setin her iki tarafında kalan arazideki kışın oluşan sular bir drenaj kanalı vasıtası ile toplanır ve kurulmuş olan pompalar vasıtası ile tekrar göletlin içine pompalanır. Ancak sorunda tam da bu noktada oluşmaktadır. Bölgemizdeki oluşan yağış miktarı iyi hesaplanmadığından, bu pompalar yetersiz gelmekte ve fazla su binlerce dönüm araziyi basmaktadır. Su altında kalan ekili alanlar bozulmakta ve bölge çiftçimiz çok büyük zararlarla karşılatmadır. Maalesef bu durum uzun yıllardır sıklıkla yaşanmakta, bölge çiftçisi kendi imkanları ile motorlarını devreye koyarak, kısmen de olsa bu zarardan kurtulmaya çalışmakta idi. Ancak bu yıl yağışların çok yoğun olması ve motorinin zamlanması nedeni ile çiftçilerin müdahalesi imkansız hale gelmiş ve binlerce dönüm ekili alanın ölmesi muhtemel hale gelmiştir.

Sorunun çözümü ile ilgili Seydişehir Sulama Birliği ve Ziraat Odası Başkanlığının büyük gayret içinde olduğunu gördük, ancak sorunun muhatabı Devlet Su İşleridir. DSİ ise uzun yıllardır sorunun çözümü konusunda adım atmamış, geçici çözümlerle meseleyi savuşturmuştur. Halbuki Saray boğazından açılacak birkaç klm lik bir tünel ile bu su drenaj edilebilir ve sorun köklü çözüme kavuşturulabilir. Bu şekilde pompalara harcanan milyonlarca liralık elektrik parasından da kurtulunuz. 

SU BASKINLARINA BİR EL ATIN

Buradan DSİ yetkililerine, Seydişehir ve Konya’daki iktidar yetkililerine sesleniyorum. Suğla havzasındaki sulama politikalarına ve bu su baskınlarına bir el atın. Seydişehir çiftçisi arazisini ya çok zor şartlarda sulamakta, yada sulayamamaktadır. Bizim suyumuz ise maalesef Çumra ovasını sulamaktadır. Tatbiki oralarda bizim için önemlidir, ancak öncelik kendi çiftçimizdedir. 

Sonuç olarak; Suğla ovasındaki arazilerimiz çok verimli olup, bölge ve ülke ekonomisi açısından çok önem arz eder. Çiftçimiz ve üreticimizin çok zor şartlarda üretim yapmaya çalıştığı, hatta üretimden vaz geçmeye başladığı bugünlerde, bu sorunun çözümü konusunda Sayın Kaymakamımızı, Belediye Başkanımızı, İktidar partisi temsilcilerini, STK temsilcilerini ve dahası herkesi iş birliği ve göreve davet ediyoruz. Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”