Suberde Höyük ve Seydişehir’in ilk Yerleşikleri

Bugüne kadar yapılan yüzey araştırmaları ve Arkeolojik çalışmalar Seydişehir’in en eski tarihli yerleşim yerinin Suberde Höyük olduğunu göstermiştir. Suberde Höyük, Seydişehir’in 11 km güneydoğusunda; Gölyüzü (Suberde) Köyü‘nün 500 m doğusundadır. Höyük alanı Ralph S. Solecki ve William Farrand tarafından 1963 yaz ayında Beyşehir ve Suğla Gölü çevresinde yapılan Arkeolojik ve Jeolojik yüzey araştırması sırasında tespit edildi. Suberde’de Newyork Üniversitesi adına, Sosyoloji ve Antropoloji Bölümü Profesörlerinden Jacques Bordaz‘ın yönettiği ekip tarafından 1964’te kazıya başlandı ( Kazı ile ilgili izin T.C.Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Tetkik Dairesi’nin 6/3372 Sayılı Kararnamesi ile Milli Savunma ve İçişleri Bakanlıklarının uygun mütalaalarına dayanan Milli Eğitim Bakanlığının 10.7.1964 tarih ve 471.244-2996 sayılı yazısı üzerine Bakanlar Kurulunca 30.7.1964 tarihinde verilmiştir). Çalışmalar 1964-1968 yılları arasında gerçekleştirildi. Bu süreçte Ankara Üniversitesi DTC Fakültesi Prehistorya (Dip Tarih) Profesörlerinden Ünyeli İsmail Kılıç Kökten(1904-1974) de Suberde de tetkiklerde bulundu.

 

Suğla Gölü‘nün kuzeybatı kıyısında 700 m uzunluğunda; 70 m genişliğinde; göl yüzeyinden 30 m. yükseklikteki ince uzun kalker bir sırtın üzerinde yer alan höyük; 3,5- 4 m. kalınlığında kültür toprağına sahiptir. Kazılar yerleşimin kuzeybatı bölümünün Erken Neolitik‘te iskâna uğradığını göstermiştir. Yüzey tabakada Bizans yapı kalıntıları, geç devir mezarları, iki taş duvar kalıntısı tespit edilmiştir. En alt tabakada ise Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem yerleşimine tesadüf edilmiştir. Evlerin kare ve dikdörtgen planlı, kerpiç duvarlı inşa edilmiş olduğu görülmüştür. Odaların tabanlarının taş döşeme üzerine kil sıva şeklinde tanzim edildiği anlaşılmaktadır. Neolitik Devir buluntularına bakıldığında Görüklük Tepe yerleşiklerinin Avcı-Toplayıcı özelliğinin bir süre daha devam ettiği değerlendirilmektedir. Buluntular arasında çok sayıda taş boncuk ve kolyelerin ilk sırada yer alması Suberde insanının sanat ve estetik anlayışını ortaya koymaktaydı. Kazılarda Suberde insanlarının imali olan taştan öğütme, ezi aletleri, delici aletler ve kemik endüstrisine dair malzemeler bulunmuştur. Prehistorik tabakada ise seramik kaplara ve kaba seramik hamuru parçalarına, kilden yapılmış koni şekilli 2-3 cm yükseklikte hayvan figürinlerine, Antropomorfik (insan yüzü ve bedeni tasvirli) figürinlere, bakır madeni parçalarına rastlanmıştır. 1964-1965 yıllarında ele geçirilen Yontma Taş endüstrisinin önemli bir kısmını obsidyen materyal oluşturmaktadır. Yuvarlak, uç ve kenar kazıyıcılar, orak- bıçakları, çeşitli tiplerde delici alet, çakmaktaşı aletler ve mikrolitler ele geçirilmişti.

 

Avcı-Toplayıcı Suberde insanının yaşam alanlarında; kırmızı geyik, karaca, ceylan ve alageyik gibi avlanan hayvanların sayısız kemik örneklerinin yanı sıra koyun, keçi, domuz ve sığır kemikleri de ele geçirilmiştir. Kemiklerden tespit edilen diğer hayvanlar ise yaban öküzü, keçi, kurt, tilki ve kaplumbağa idi. Suberde zooarkeolojik analizleri buradaki yerleşiklerin, koyun ve keçi (ovicaprid) yetiştiriciliğini deneyimlediklerine işaret etmektedir. Suberde de en fazla görülen alet ok ucu idi. Bu onların avcılık konusunda donanımlı olduklarına yeter sebep sayılabilir. Suberde’de tarıma alınmış bitki için kanıt bulunamamıştır. Ancak yerleşkenin su kenarında olması ve alüvyal bir arazinin varlığı tarım faaliyetinin hiç te uzak olamayacağını düşündürmektedir. Suberde- Görüklük Tepe kazılarında toplanan malzemelerin karbon analizlerinin düzeltilmiş tarihleri yerleşimin M.Ö.6500-M.Ö.6000 olarak tarihlendiğini ortaya koymuştur. Kazılarda ortaya çıkarılan buluntular raporlaştırılarak Konya Arkeoloji Müzesine teslim edilmiştir (K.Nu.1356-1361) Seydişehir gerek Tarih öncesi gerekse Antik Çağ yerleşimleri yönüyle zengin bir havzadır. Bu özelliği dolayısıyla kent, yakın gelecekte atılacak önemli adımlarla adından sıkça söz ettirecektir.

 

BCA,030-18-01/179-42-16; Çoksolmaz,E.“Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem Yerleşmelerinin Anadolu'daki Dağılımı” Y.Lisans Tezi, Konya 2011; Yıldırım-Balcı,S. “ Orta Anadolu Obsidiyen Teknolojisi: Aşıklı Höyük Modeli,Tekno-Kültürel Kökeni ve Evrimi” Doktora Tezi, İstanbul 2007; Gürgör,İ. “Paleolitik Çağ'dan Günümüze Anadolu Zooarkeolojik Buluntuları” ,Y.Lisans Tezi, Ankara 2017; Gündüz, R., “Seydişehir Çevresinde Tespit Edilen Yeni Yerleşimler (2020 Yılı Yüzey Araştırmaları Kapsamında)”, Amisos, 5/9, 362-385,Aralık 2020)