'Dershaneler bir Türkiye gerçeğidir'

Seydişehir Sanayici ve İş Adamları Derneği tarafından organize edilen program Dağ-Tur Tınaztepe Tesisleri'nde gerçekleştirildi.

 

SESİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Basın Sözcüsü Murat Uzun, dershanelerin kapatılması halinde ne gibi sıkıntılar yaşanacağını ele alırken şunları kaydetti:

"Son zamanlarda medyada geniş yer bulan dershanelerin kapatılması mevzuu üzerine Seydişehir'de faaliyet gösteren sivil toplum temsilcileri olarak ortak basın toplantısı için bir araya geldik. İlçemizde şuan faaliyet gösteren Sabah Dershanesi, Final Dershanesi ve Sistem Dershanesi olmak üzere 3 tane dershane bulunmaktadır. Dershaneler bir Türkiye gerçeğidir. Dışarıdan yönlendirme değil, ihtiyaçtan doğmuştur. Sürekli kendini güncelleyen dinamik bir yapıdır. Okul gibi mecburi değil, isteğe bağlı kurumlardır. Takviyeye ihtiyaç duyan öğrenciler dilerler ise dershaneye giderler. Dünyada birçok ülkede dershaneler vardır ve dershaneler okullara alternatif veya paralel değil, okullara yardımcı kuruluşlardır. Dershanelerin kapatılması 40 yıldır her siyasi iktidar döneminde düşünülmüş, ancak kapatıldıktan sonra ne olacağı konusunda çözüm üretilemediği için askıya alınmıştır. Seydişehir'de bulunan sivil toplum örgütleri olarak dershanelerin kapatılmasının eğitimdeki fırsat eşitliğini ortadan kaldıracağına inanıyoruz. Ülkemizde siyasi istikrar oluştu, ekonomide istikrar var ama eğitimde istikrar hala sağlanamadı. 11 yılda 5 bakan değişince eğitim sistemi altüst oldu. Demokratik ve hukuk devleti olan Türkiye cumhuriyetinde hukuki olarak dershanelerin kapatılması Teşebbüs hürriyetine de aykırı olacağından. Eğer bu tasarı onaylanırsa hukuk devleti ilkesi ağır yara alacaktır. Özel teşebbüsün kapatılması ancak demokratik olmayan ülkelerde görülmektedir. Dershanelerin kapatılmasının eğitim sisteminde taşıyacağı kaotik ortam bir yana, dershane işletmecileri nezdinde de iş dünyasının cesaretini kıracak, tedirgin edecek niteliktedir. Dershaneler, eğitim vermenin yanı sıra toplumsal barışa da katkı sağlamaktadır. Toplumun katmanları arasındaki eğitim farkını azaltıp, birlik ve beraberliği güçlendirmektedir. Kapatma kararının faydadan çok zarara yol açacağı ortadadır. Eğitim sistemimiz, eğer dershane ihtiyacını ortadan kaldıracak bir hale gelirse, zaten doğal olarak bu kurumlara olan talep ortadan kalkacaktır. Milli eğitim bakanı Sayın Nabi Avcı'nın son açıklamalarından da anlaşılacağı üzere aslında hükümetin bu konu ile ilgili ciddi bir hazırlığı olmamış. Biri ya da birilerinin yönlendirmesi ile oldubittiye getirilip çıkarılmak istenmiş fakat konu medyaya yansıyınca ellerinde vakıf olmadıkları taslağı savunmaya çalışıyorlar. Aklıselim bütün insanlarda anlıyor ve görüyor ki ellerindeki taslağa kendileri de aslında inanamıyorlar çünkü gerçek tek ve bir tanedir oda dershaneler şuan eğitim sisteminin durumu açısından, hukuksal olarak ve de ülkemizin şuan içinde bulunduğu kritik durumlar açısından KAPATILAMAZ. Sonuç olarak burada hazır bulunan sivil toplum örgütleri olarak Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı ya soruyoruz ve ikna edici gerçekçi cevaplar bekliyoruz? 4 bin civarındaki dershane yatırımcısının, yatırımlarının atıl kalması ile ortaya çıkan zararı kim karşılayacak? 250 bine yakın öğretmen atama beklerken bunun yanında işsiz kalacak 100 bin öğretmen ve personelin eklenmesi nasıl izah edilebilir? Dershaneler kapatıldığında, okullar arasındaki eğitim ve kalite farkı nasıl giderilecek? Öğrenci takviye eğitim ihtiyacını nereden karşılayacak? Lise mezunu öğrenciler sınavlara nerede ve nasıl hazırlanacak? Öğrenci okul dışında boş zamanlarını nerede geçirecek? Özel okul kontenjanlarının yüzde kırkı boşken dershaneler okula nasıl dönüştürülecek? Veliler özel okul ücretlerini nasıl ödeyecek? Klasik eğitim anlayışı ile eğitim alan öğrenci test tekniğini nasıl öğrenecek? Saydığımız nedenlerden ötürü dershaneler ile ilgili kapatmaya yönelik çalışmaları eğitim öğretim açısından yeni sıkıntılar doğuracağına inanıyor Bu tasarının gündemden düşürülmesini ve gerilen ortamın yumuşatılmasını temenni ediyoruz kamuoyuna saygı ile duyurulur."

Yapılan basın açıklamasının ardından sivil toplum örgütü temsilcileri dershaneler ile ilgili duygu ve düşüncelerini ifade etti.

Ticaret Odası, Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Seydişehir Sanayici ve İşadamları Derneği, Esnaf ve Kefalet Kooperatifi, Ziraat Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Taşıyıcılar Kooperatifi, Türk Eğitim-Sen, Aktif Eğitim-Sen, Tüm Eğitim Gönüllüleri Sendikası, Yenibahar Derneği ve Seydişehir Gazeteciler Cemiyeti katıldı.