1918’de Seydişehir’deki muhasım devlet vatandaşları

       1. Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru Mart 1918’de Seydişehir’de 53 tane muhasım devlet vatandaşı olan şahıs bulunmaktaydı. Konuyla ilgili olarak görüşlerine başvurduğumuz Tarihçi Ercan Arslan şu açıklamalarda bulundu:

        “Osmanlı Devleti’nin bir cephede savaştığı Harbi Umûmî yıllarının (1914-1918) sonlarına doğru Anadolu’nun farklı kentlerinde olduğu gibi Seydişehir’de de muhasım (düşman) devlet vatandaşı yani İngiltere, Fransa, Karadağ, Yunanistan, İtalya, Rusya tebaası 53 kişi bulunmaktaydı. Bunlar kentte sürekli ikamet eden şahıslar değil o tarihte burada bulunan kimselerdi.

       Seydişehir Posta ve Telgraf Müdürü Ahmet Şevki Bey’in 29 Mart 1918 Cuma günü göndermiş olduğu isim listesinde  bu şahısların adları ve kimlerle haberleştikleri konularına dair malumat bulunmaktadır. Gönderilen yazıda adı geçen vatandaşlar şunlardı:

İngiliz vatandaşı olanlar; Bedreddin, Mehmed Beşir Sultan, Abdullah Efgani, Hasan Abdülmecid, Morfis Kusaş, Duma Iraklidis, Raşid Yeravni, Hasan Ekber, Mehmed Ali, Hacı Ahmed Hakkı, Seyyid Abdüsselam, Mehmed, Abdurrrahman, Nurullah Mehmed, Abdulgaffur, Ahmed Seyyid, Sadık, Alem Resul, Mehmed Vezir, İsmail İbrahim, Ahmed, Hacı Ali, Civan Kerke.

Fransız vatandaşı olanlar; Emil, Nikola Omunid, Hamid Mehmed Mukis, Muhyiddin El Hamasi, Ahmed Ali, Hacı Beşir.

Karadağ vatandaşı olanlar, Hıristo Marizokuyiç.

Yunanistan vatandaşı olanlar; Yani Nikolayidis.

İtalyan vatandaşı olanlar; Balasolo,Laroka, Andon Karilli, İstefanFlariski, Çakumuvir Famuşki, Doziko Kapili, Canla,Terofane, Antuan Yerula, Evilçu, Rotiko Olçiku, Levonidi Meski, Alfred Meski, Ferdmad Seidi, Marçinelli.

Rusya vatandaşı olanlar; Aleksandır Politi, Sova Kirmadof, Dimitri Patrifasi, Karani Karagözyan, Biyalufan İvan, Petro Yuvaidilis, Dikran Pilipliyan, Dimitri Bakola.

       Tarihçi Ercan Arslan açıklamalarına devam ederek “Bu şahıslar Mart 1918’de Seydişehir’de geçici olarak ikamet etmekteydiler. Bunlardan Rusya vatandaşı Dimitri Kostantidiç Bakola’nın Rus vapur şirketinde çalıştığını ve 24 Temmuz 1918’e kadar Seydişehir’de gözaltında tutulduğunu önceki açıklamalarımızda belirtmiştik. Diğer isimlere baktığımızda ise çoğunun ticaretle uğraşan şahıslar olduğu anlaşılıyor Öte yandan o tarihte Seydişehir’de kalıcı olarak ikamet etmek isteyip Osmanlı Devletine müracaat eden göçmen yahut mülteci durumundakiler de mevcut. Osmanlı Devleti bu şahısların kimlerle haberleştiği konusunda Seydişehir Kaymakamlığı vasıtasıyla takibatta olmuştur. Seydişehir Posta ve Telgraf Müdürü Ahmet Şevki Bey, rapor mahiyetindeki yazısında bu kişilerin çoğunluğunun İstanbul’daki aileleriyle, bir kısmının Konya, Şam, Akka, Tarsus, Isparta, Adana, Halep, Ankara’daki akrabaları ve başka kimselerle,  bir kaçının da İspanya Sefareti, Galata’daki Ruslar, İstanbul’daki bazı şirketler ve papazlar ile haftada 46 telgraf,50 mektup ile haberleştiklerini bildirmektedir. Devletimiz bürokrasisinin son dönemde dahi hassasiyetle çalışmasına devam ettiğini görüyoruz. Seydişehir’de 1918 de yalnızca casusların değil, yabancı devlet tebaası tüccarların ve mültecilerin olduğunu anlıyoruz.Bu durum bizlere Seydişehir’in o yıllarda nasıl aktif bir kent konumunda bulunduğunu açıkça gösteriyor” dedi.