İtalya’nın ilk kadın doktoru olan Maria Montessori tarafından ortaya çıkarılan bu eğitim metodu kısaca; Çocuğun rehberliğini izleyen bir metottur. 0-18 yaş eğitiminin tümünde çocuğun kendi eğitimini yönlendirmesi, eğitim yaşantısı hakkında söz sahibi olması beklenir. Çocuğun yaşamındaki ilk aylardan itibaren çocuğu, kendini oluşturmaya çalışan bir sanatçı olarak görülmeli ve onun bu oluşum sürecini gereksiz müdahalelerle sekteye uğratmadan gerekli olan ortam hazırlanmalı, seçimlerine ve ona saygı duymayı öğrenmelidir. Montessori programlarında öne çıkan özelliklerin işlevsellik ve esneklik olduğu söylenilir. Esneklik özelliğinin ön plana çıkmasının nedeni bireysel farklıkları temel bir unsur olarak dikkate almasıdır.

Okul Müdürü Dilek Kara yaptığı açıklamada; “Çocuklarımızın özgür bir ortamda kendi kendine öğrenebilmelerini sağlayabilmek amacıyla bu sınıfımızı hizmete açtık.

Onun da söylediği gibi, “Çocuğa olan ilgimiz ‘ona bir şeyler öğretme’ hevesiyle değil, ama onun içinde yanan ve zeka denilen ışığın sürekli yanmasını hedefleyerek olmalıdır”.  Çağımızın yenilikçi uygulamalarına ayak uydurmak ve öğrencilerimizin farklı uygulamalarla tanışmasını sağlamak, onların gelişimlerine katkıda bulunmak ve daha farklı deneyimler yaşamalarını sağlamayı amaçladık.

Açtığımız bu sınıfın oluşumuna katkıda bulunan ve açılışını yapan başta İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Tahir Kibar olmak üzere emeği geçen bütün öğretmenlerimize ve mesai arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Okulumuza ve ilçemize hayırlı olsun.” dedi.